BEŞLİ ÇETE

Beşli çete, yakın zaman Türk siyasi tarihinde; Cengiz Holding, Limak Holding, Kalyon Holding, Kolin Holding ve Makyol Grubu'nu kapsayan; muhalefet tarafından yolsuzluk ile suçlanan şirketlere dair bir siyasi terimdir. Dünyada en çok ihale alan şirketlerin arasına girdikleri iddia edilmiştir.

Osmangazi Köprüsü, İstanbul Havalimanı ve metro hattı ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi birçok büyük kamu ihalesini almışlardır. Bunun gibi projeler için vergi affı ve devlet garantili ödeme[a] gibi bazı ayrıcalıklar tanınmıştır.

AK Partili 85 milletvekilinin sunduğu torba yasa teklifinde, şirketlerin güvenilirliği konusunda tereddüte yol açacak nitelikte haberlerin engellenmesi istendi. Muhalefet, bu teklifin "beşli çete" denen şirketleri korumak için yapıldığını savundu.

Ayrıca bakınız

Notlar

Gerçekleştirilen yap-işlet-devret modelli projelerde devlet tarafından şirketlere yolcu, hasta, geçiş ücreti garantileri verilmiştir. Garanti edilen hedefin tutmaması hâlinde aradaki gelir farkı, hazine tarafından ödenir.

Ahbap çavuş kapitalizmi, yandaş kapitalizmi ya da eş dost kapitalizmi, bir iktisadi teşebbüsün başarısının iş adamlarıyla hükûmet arasındaki yakın ilişkilere bağlı olduğu, iş adamlarının işlerini, siyasal iktidar ve bürokratlarla olan ilişkilerine dayanarak yürüttüğü sistemi anlatan terimdir. 1997 Doğu Asya Mali Krizi'nin sebepleri arasında gösterilir. Türkiye'deki sistemin de ahbap çavuş kapitalizmine örnek olduğu bazı ekonomistlerce öne sürülmektedir.

Birçok şekilde olabilir, ancak temel fikir, siyasi bağlantıları olanların bu bağlantıları rakiplerine karşı haksız bir avantaj elde etmek için kullanabilmeleridir. Bu, devlet ihalelerinin kayırılan işletmelere verilmesi, belirli şirketlere düzenleyici muafiyetler veya diğer özel muamelelerin verilmesi veya vergi kanununun belirli endüstrilere veya bireylere fayda sağlayacak şekilde manipüle edilmesi de dahil olmak üzere çeşitli şekillerde gerçekleşebilir.

Ahbap çavuş kapitalizmi, ekonomik büyümeyi baltaladığını, inovasyonu engellediğini ve sosyal eşitsizliği sürdürdüğünü savunan ekonomistler, siyaset bilimciler ve aktivistler tarafından yaygın bir şekilde eleştirilmektedir. Eleştirmenler, ahbap-çavuş kapitalizminin, siyasi bağlantıları olanları daha çok hak edenlere tercih eden eşitsiz bir oyun alanı yarattığını, bunun da daha az meritokratik ve daha az verimli bir topluma yol açtığını savunmaktadır.

128 milyar dolar tartışması, 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faizleri düşük tutmak adına dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak önderliğinde 128 milyar dolar harcadığı iddiası ve bunun çerçevesinde gelişen tepki ve olaylardır. Kasım 2020'de ABD'li yatırım bankası Goldman Sachs'ın tahminlerine göre merkez bankası Türkiye'de faizlerin düşük tutulması için 100 milyar dolardan fazla rezerv harcadı.

Kerim Rota'nın tahminlerine göre 128 milyar dolarlık TCMB döviz rezerv satışına Mart 2019'da yerel seçimler öncesi başlandı. Döviz rezervlerinin satışı 2020 Kasım'da dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın istifası ve dönemin TCMB Başkanı Murat Uysal'ın görevden alınması ile sona erdi.

Tepkiler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu iddiaları yalanladı ve rezerv kaybı olmadığını, bu paranın "Milletin hazinesinde ve Merkez Bankası'nda" olduğunu iddia etti. Ancak bundan önce yaptığı açıklamalarda Erdoğan, “128 milyar doların COVID-19 pandemisi ile mücadelede”, ve “Yatırımlara, depreme karşı harcandığını” iddia etmişti. Erdoğan bu açıklamalardan sonra, sorulara cevap verirken “Merkez Bankasının rezervlerinin nerede olduğu sorulur mu?” diye sordu. Gazete Duvar'ın yayımladığı bir manşete göre; “3,5 ayda bu soruya 5 farklı cevap verildi.”

Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, "Bilanço varlık yükümlülük denkliği açısından bakıldığında, ortada kaybolmuş bir varlıktan bahsetmek mümkün değildir" dedi ve bahsedilen döviz işlemlerinin, işlem platformları üzerinden o günkü piyasa koşulları ve fiyatları çerçevesinde gerçekleştirildiğini açıkladı.

Siyasi partiler rezerv harcamalarını eleştirmek için "128 milyar dolar nerede?" kampanyasını başlattı. Kampanya kapsamında İstanbul, Bursa, Kırşehir ve Ardahan gibi illerde rezerv harcamalarına atıfta bulunan afişler asıldı. CHP, Şubat 2021'de sosyal medya üzerinden 128 milyar dolar ile alakalı soruları yönelttiği kampanyalar başlattı. CHP'nin Nisan ayındaki grup toplantısında Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Merkez Bankası daha önce sattığı dövizleri tablolar halinde yapar, kendi internet sitesine koyardı. Şimdi bu liste yok. Listeyi niye gizliyorsunuz? Kime sağladınız bu büyük avantajları? 128 milyar dolar Amerikan dolarından söz ediyorum. Ne oldu bu para?" sözleri yeni bir kampanya süreci başladı. Nisan 2021'de CHP binalarına asılan “128 milyar dolar nerede?” yazılı afiş ve pankartlar savcılık talimatıyla polis tarafından vinçlerle gece saatlerinde indirildi. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamaya göre Beylikdüzü ilçesinde bir siyasi parti ismi ve logosuyla ilan ve reklam panolarına asılan afişlerin içeriğinin, TCK'nin 299. maddesi uyarınca "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunu oluşturduğu öne sürülerek soruşturma başlatıldı. Olaya tepki çekmek adına 128 milyar dolara neler yapılabileceği gösteren bir site kuruldu.

19 Nisan 2021'de Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Merkez Bankası ve Bakanlık arasında daha önce kamuoyuna duyurulmamış bir protokol kapsamında satıldığını söyledi. Detayları ve satış sürecini TCMB'nın açıklaması gerektiğini söyledi.

Rezerv harcamaları Demokrasi ve Atılım Partisi Genel Başkanı Ali Babacan tarafından da eleştirildi ve eski Merkez Bankası başkanı Naci Ağbal'ın rezerv kaybı ile ilgili araştırma talimatı verdiği için görevden alındığını öne sürdü. Merkezi Londra'da bulunan uluslararası haber ajansı Reuters'a Nisan 2021'de rezerv harcamaları ve merkez bankası ile ilişkili 6 anonim kaynak açıklama yaptı. Üç farklı kaynağın aktardığına göre Şubat ayında Ağbal'ın Erdoğan'ın izni ve bilgisi dahilinde Albayrak tarafından şeffaf olmayan bir süreçle 2019'dan itibaren TL'nin değerini korumak adına satılmış olan toplam 130 milyar dolarlık MB kaynağına ilişkin inceleme başlatmak istemesi sonucunda bakanlık görevi sonlandırıldı.

TRT Haber kanalında AK Parti'nin 128 milyar dolar iddialarına verdiği "CHP'nin yalan stratejisi" isimli videolu yanıtın yayınlanması, bir devlet kurumunun tarafsızlığı çiğnemesi konusunda tepki çekti.

Sonuç

İddia ile ilgili olarak CHP'ye açılan davanın sonucunda mahkeme Berat Albayrak'a 60 bin TL tazminat ödenmesine karar vermiş, Albayrak bu paranın Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfına bağışlanacağını ifade etmiştir.

CHP açılan davanın itirazı sonucu üst mahkemece reddedildi.

Döviz rezervlerinin satışı politikasından 2020 Kasım'da TCMB Başkanı ve bakanın değişmesi sonrası vazgeçilmesinin ardından %10,25 olan politika faizinin dönemin TCMB Başkanı Naci Ağbal tarafından %19'a kadar yükseltilmesi ile sonuçlandı. 

2021 yılı Aralık ayında TCMB tarafından doların yükselişinin kontrol altına alınması için alınan tedbirler yeterli gelmediği için Hazine tarafından ödemesi yapılan Kur Korumalı Mevduat isimli sistem getirildi. Ayrıca aynı ay, DW Türkçe'nin Nisan ayında yapılmış CİMER başvurusuna TCMB tarafından verilen yanıtta 128 milyarın reel sektör, finans kesimi ve kamu kurumlarının ihtiyacı için kullanıldığı söylendi.

Ayrıca bakınız

  • 2018-23 Türkiye döviz ve borç krizi
  • Beşli Çete 
  • Ahbap çavuş ilişkisi
  • Korporatizm
  • Yolsuzluk

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Cengiz Holding 1980 (Mehmet Cengiz)

Limak Holding

Mehmet Cengiz